Bu Blogda Ara

15 Temmuz 2011 Cuma

Motosikletle İstanbul-İznik-Ayvalık ve devamı...

Motosikletle İstanbul-İznik-Ayvalık 
2011 yılında tatilimizi motosikletimizle gezerek yapalım dedik. Daha önce ardcı ile uzun yol yapmadığımdan ve kız arkadaşım Selda'nın ilk motosiklet seyahati olacağından biraz heyecanlıydık. Genel fikir olarak Ayvalık-Cunda'daki Selda'nın ailesinin yazlığına gidip, oradan Yunanistan'a geçmeyi ve İtalya'ya devam etmeği düşünüyorduk. Kenan'ın İtalya ve sıcaklar konusunda yazdıklarını okuyunca, gezi çapını ufaltarak, Midilli ve Sakız adalarını gezip, sıcaklara yatkınlığımıza göre Yunanistan ana karaya geçmeyi ya da İstanbul'a geri dönüp, karadan Selanik ve civarını gezmeyi daha uygun bulduk.

Bu arada forumda Balıkesir Motosiklet Festivalini de okuyunca, Ayvalık'tan oraya da uğrarız dedik. Ayrıca Ayvalık'a giderken yol üzerinde olan dostum Atila'nın İznik'teki "Zeytince Dağ Evi"ne de uğramadan olmazdı. Bu fikirlerle hazırlıkları yaptık ve yola gecikmeli olarak çıktık. Doğal olarak Pendik'ten kalkan feribotu kaçırdığımızdan, hava kararmadan ulaşabilmek için Eskihisar - Yalova - Orhangazi - İznik rotasını yapmak zorunda kaldık. Yolda fazla yüklenmiş, ardcılı bir DL650nin hiç de hoş olmadığını da anladık.

İznik'e varınca Atila bize yolu tarif etti ve "Zeytince Dağ Evi"ne vardık. Birkaç yıl önce kendisi İstanbul'dan buralara taşınmış ve 4 odalı bir dağ evi/misafirhane işletmeye başlamıştı. Muhteşem bir doğa içinde, bir sürü meyve ve zeytin ağaçları arasında birkaç saat geçirmek ağır motosikleti biraz unutturacaktı bize.
Terastan İznik gölü manzarası
Atila bize Tenekede Tavuk hazırlayacak...
Mangalı hazırlıyoruz. Göbekli değilim, boynumda evraklar asılı :)
Burası civardaki hasta ve sakat köpeklere sığınak olmuş.
Atila hepsiyle ayrı ilgileniyor. Bizi seyrediyorlar sürü halinde...

 Tavuk olurken (en az 1 saat) motosikleti düzenleyeyim bari dedim.

Abartılı yüklü DL650

Tavuk hazır mı???

Hem de nasıl..........

Bu manzara ve bu tavuk kesinlikle birbirlerini tamamlıyor.

Geceyi burada geçirdikten ve sabah köy yumurtası, bahçeden zeytin vs. ile ayrıntılı bir kahvaltı yaptıktan sonra yeniden yola çıktık. Susurluk'ta mola verdikten sonra (Aman Ulusoy Tesislerine dikkat! Araba yıkadıkları sular her tarafa akıyor ve parlak beton zemini buz pistine çeviriyor. Ben motoru yatırdım, siz ıslak zeminden uzak durun), Balıkesir - Havran arası yol inşaatlarını da atlattıktan sonra Ayvalık - Cunda'ya vardık ve bir kaç gün deniz, güneş tatili için kendimize zaman tanıdık.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder